Derinkuyu’da düzenlenen mitingde, bölgedeki çitfçiler bir araya geldi. Derinkuyu Şehitlik Anıtı önünde gerçekleştirilen etkinlikte, Ülkü Aslan’ın yaptığı konuşma büyük ilgi gördü. (Polis kayıtlarına göre yaklaşık 250 kişi katılım gösterdi.)
Bugün öğle saatlerinde, Derinkuyu Şehitlik Anıtı önünde, patates üreticilerinin katılımıyla büyük bir miting düzenlendi. Mitingde, bölgedeki tarım sorunları, üretici hakları ve sürdürülebilir tarım üzerine çeşitli konular gündeme geldi.
Ziraat Mühendisi Ülkü Aslan’dan Tarımda Birlik ve Geleceğe Yönelik Adımlar
Mitingde dikkat çeken konuşmayı, Ülkü Aslan yaptı. Aslan, tarım sektöründeki zorluklara değinerek, üreticilerin karşılaştığı sorunlar ve bu sorunlara çözüm önerileri üzerinde durdu.
İşte o basın açıklaması;
Saygıdeğer basın mensupları, kıymetli çiftçi kardeşlerim ve aziz milletimiz;
Bugün burada patates üreticileri olarak yaşamakta olduğumuz birtakım sıkıntıları kamuoyu ile paylaşmak ve sesimizi Sayın Cumhurbaşkanımıza iletmek için toplandık.
Ağustos ayının ilk günü sıcak havaya rağmen, bugün burada toplanan tüm çiftçilerimize teşekkür ediyorum.
Sözlerime başlamadan önce Cennet Vatan ülkemizin dört bir yanında çıkan orman yangınlarından dolayı üzgün olduğumuzu iletmek istiyorum. Yangınlarda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum.
Yangınlar maalesef sadece ormanlarımızda değildir. Bu ülkenin belkemiği çiftçilerimizin tarlalarında, emeklerinde ve umutlarındada sönmeden, artarak devam etmektedir.
Biz bugün burada bu ülkenin patates üreten çiftçileri olarak yaşadığımız sıkıntıları dile getirerek hem aziz milletmizle paylaşacağız hem de Sayın Cumhurbaşkanımıza sesimizi duyurmak ve yaralarımıza merhem olmasını talep edeceğiz.
Yaşamakta olduğumuz sıkıntıların en önemlisi son yıllarda üstüste devam eden patates fiyatlarındaki düşüştür. Bugün tarlada 2-3 liraya satılan patates, zincir marketlerin tezgahlarında neredeyse 10 misli fiyatlarla satılmaktadır.
★ Fiyatla ilgili sıkıntılarımızı Tarım Bakanlığına ve Ticaret Bakanlığına ilettik. Marketlerin taban alım fiyatı uygulamasını ve bu alım fiyatının çiftçiyi öldürmeyecek oranda olmasını talep ettik. Tarım Bakanlığı yetkililerinin taleplerine marketlerden tanesi itiraz etmiş kendini devletimizden üstün görerek bildiği yoldan gitmeye devam etmiştir. Bu market ülker grubuna ait Şok marketlerdir. Buradan tüm kamuoyumuza sesleniyoruz: Şok marketler bu ülkede çiftçiyi bitirmeye and içmiş gibi davranmaktadır. Tarladan 2 liraya aldığı patatesi 20 liraya tezgaha koyarak hem çiftçiyi bitirmektedir hem de ülkemizde gıda enflasyonuna neden olmaktadır.
★ Bir diğer sorunumuz ürettiğimiz patatesimizin para etmemesine paralel, girdi maliyetlerinin her geçen gün artması ve çiftçiyi borç batağına çekmesidir. Bugün burada toplanmış patates üreticilerinin yüzde 90’i borç içindedir. Ve bu çiftçilerimizin sırtlarındaki gömleğe kadar ipotek ettirmiştir. Bu borçlarla Çiftçinin daha ne kadar üretim yapabileceği bilinmemektedir.
★ Bir başka sorunumuz patates ihracatıdır. Söküme girildiğinde ihracat ya kapalı oluyor veya gümrükleme sorunları yaşanıyor. ihracatta önümüze bir çok engel konmaktadır. Bu engeller ve kapanan ihracat piyasada arz fazlalığına neden olmaktadır. Bu arz fazlalığı fiyatların dibe vurmasına, çiftçinin sürekli zarar etmesine ve komisyoncular ile zincir marketlerin umuduna kalmasına neden olmaktadır.
★ Bir başka sorunumuz patates ve tohum üreten, şirketleşmiş kapitalist oluşumların kontrolsüz üretim yapmalarıdır. Tohum şirketi tohumdan çok yemeklik patates üretimi yapmaktadır. Örneğin bir tek şirket bile bugün bir sezonda en az 300-500 çiftçinin üretim yapacağı alana ekim yapmaktadır. Bu kontrolsüz büyük ekimler maalesef küçük çiftçiyi bitirme hamlelerinden biridir.
Saydığımız tüm bu sorunlarımızla ilgili Sayın Cumhurbaşkanımızdan yardım ve destek talep etmekteyiz:
- Kendini devletten üstün gören ŞOK market grubunun çiftçileri ezmesine, çiftçiden 2 şiraya aldığını vatandaşımıza 20 liraya satmasına dur
- Çiftçilerimizin bankalara ve tarım kredi kurumlarına borçları ertelenmeli ve ödeme kolaylığı sağlanmalıdır.
- Market alımlarında çiftçiyi öldürmeyecek taban fiyat belirlenmeli ve aradan komisyoncular çıkarılmalıdır.
- Artan girdi maliyetlerine çözüm olarak desteklemeler zamanında ve doğru ulaştırılmalıdır. Burada doğruluktan kastım ÇKS sisteminde yaşadığımız sorunlardır. Tarla kiralıyoruz, tarla sahibi ÇKS’yi bize vermiyor, vermediği için desteğimizi alamıyoruz. Desteğimizi alamadığımız için yükümüz daha da ağırlaşıyor. Tarım Bakanlığı ÇKS denetimlerini kapsamlı olarak yapmalı ve kiraladığı tarlanın ÇKS’sini kiralayana vermeyen tarla sahiplerine cezai işlem uygulanmalıdır.
- Patates üretici şirketlerin kontrolsüz üretimleri denetlenmeli; yüzlerce çiftçinin ektiği alanları tek başına ekmek isteyen şirketlere yaptırım uygulanmalıdır.
– İhracatın açık tutulması ve gümrüklemede yaşatılan zorlukların hafifletilmesini talep ediyoruz. İhracat demek döviz girdisi demektir. Ülke ekonomisine katkı demektir. Biz çiftçiler olarak ürettiğimizi ihraç ederek devletimize katkı sağlamak istiyoruz. Lütfen bu konuda bize köstek değil destek olunuz.
Sözlerimi noktalamadan önce son bir konuya dikkat çekmek istiyorum. Bizler sayın cumhurbaşkanımızın bu ülkede yaşanan sıkıntılara karşı duyarlı olduğunu ve gerekli tedbirlerin alınması için talimatlar verdiğini çok iyi biliyoruz. Geçtiğimiz yıl da patates üretimindeki artışlar ve düşük fiyat nedeniyle Sayın Cumhurbaşkanımızın talimat vererek Tarım Kredi kanalı ile patates alımı yapılmasını ve çiftçinin bu anlamda rahat bir nefes almasının sağlanmasını istemiştir. Peki Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatı ne doğrultuda uygulandı?
Sayın Cumhurbaşkanımız bu ülkenin çiftçilerine destek olunması talimatını verdiği halde, bu talimatı yerine getirecek seçilmiş kişiler ve yetkili kamu görevlileri patates alımı işini 1 şirkete ihale etmiştir. O şirket 4 – 5 şirketi daha ortak etmiş deposunda 7000 ton patatesi olana 20.000 ton patates kotası verilmiştir. Eksiğini iç piyasadan ucuza yani 7- 8 liraya mal eden bu şirketler devletimize 18 liradan patates satmışlardır.
18’den satılan patatesin fiyatını yüksek bulan TMO bu patatesleri yarı fiyatına aynı şirketlere iade etmiştir. Yani devletimiz 9 TL civarında zarara uğratılmış, sömürülmüştür. Devletimiz çiftçimizi korumak istemiş ancak birileri bunu şahsi rant konusu yapmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuyu detaylı olarak incelemesini ve sorumlulularına gerekli yaptırımları uygulatmasını bu ülkenin vatandaşları olarak talep etmekteyiz.
Bugün burada yaptığımız çağrı karşılık bulana kadar, her hafta sayımız daha da artarak devam edecektir. İnanıyoruz ki cumhurbaşkanımız sesimizi duyacak ve patates sektöründe yaşanan bu sıkıntıların ivedilikle giderilmesi talimatlarını verecek ve geçmişte yaşatılan sıkıntıların sorumlularına gerekli yaptırımları uygulayacaktır.
Tek bir ses, tek bir yürek olarak bu sıcak ağustos gününde, günün en sıcak saatinde sesimizi sayın cumhurbaşkanımıza duyurmak için burada toplanan tüm çiftçilerimize gösterdikleri sabır ve birliktelik için, Basın mensubu arkadaşlarımıza bizlerin sesini duyurabilmek adına davetimize icabet etmiş olmalarına ve göstermiş oldukları ilgiye teşekkür ediyorum. Ayrıca devletimizin idari birimlerine ve kolluk kuvvetlerine de bugün yanıızda olup hepimizi olası bir provakasyona karşı korudukları için ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Fotoğraflar;